Başka Türlü
Ne kök salacak ne uçacak,
Ne de yok olup gidecek,
Ama şurada duracak sade sessiz ve kimsesiz.
Ne ağlayan gözler ne unutan yüzler olacak,
Ne de efkarlı bir kedi, adı duman,
Ama şurada vampirden hallice sırılsıklam.
Ne rüyalarda güneş ne tende kızarıklar,
Ne de çamurda yüzen çıplak aşınmış lastikler,
Ama şurada karton kutu görünümlü hediyeler.
Ne sinirlerde öfke ne de sezgilerde gizem,
Ne de soğuk gülümsemeli bakışlar,
Ama şurada aç ve aç birkaç çocuk.
Ne rüzgarda dans eden yaprak ne çanlar,
Ne de boş bir gardırop kapağı düşmüş parçalanmış,
Ama şurada yıllanmış nevresimde uyuyan gökyüzü.
Ne içinde yüzlerce balina olan bir akvaryum,
Ne de ıslak mendildeki kokuyu çağrıştıran ses,
Ama şurada mahalle bakkalındaki kısa boylu teyze,
Ne de güzel gülüyor değil mi sakız çiğnercesine,
Başka türlü bir şey işte isimlendiremediğim…
Yazan: Haldun Öztürk 19.01.2019 20.30