Fark Site Ses Dünya 05.11.2012
Sabah bugün farklı olacak dediğimi hatırlıyorum. Şimdi ise “Farklı oldu mu?” diye sorduğumda ise “Evet oldu.” diye cevap verdim. Neler yaptım derseniz? Çok şey diyebilirim. Ya da..! Öncelikle bir gün önce uyguladığım planı gerçekleştirdim. Bir iki site tasarlanacaktı. Siteler üzerinde düzenlemeler yaptım. Daha sonra ise diyeceğim ama düzenlemeler bütün günümü almıştı. Bu renk o renk daha iyi derken zaman geçiyordu. Fazla masa başında boğulmak istemedim. Biraz çıkıp dolaştım. Bir iki arkadaşı gördüm. Ayaküstü sohbet ettik. Bugünde hava epey sıcaktı. Aylardan kasımdı belki ama hava temmuz gibi gösteriyordu.
Neyse sonra tekrar geçtim kişisel bilgisayarıma başladım kaldığım yerden devam etmeye. İyiydi, güzeldi, tamam güzel bu olsun. Bu tasarım ona gitti demeyi çok seviyorum nedense. Belki de kurulan son cümle olduğundandır. Güneş batmış ki ışığı yakma ihtiyacı duydum bir an için. Bu arada devrik cümle kurmak bir ayrıcalıktır. Tabi bazı yerlerde anlamı bozuluyormuş gibi oluyor cümlenin işte o zaman devrik olsun anlamlı olsun diyorsun. Sonra da iki gün sonra okuduğunda “Bir cümle ancak bu kadar devrik kurulur” diyorum. Ama işte her şey anlık. O an öyle hissediyorsun. Hissetmek güzel şey… Bugünlük bu kadar mı olsun. Biliyorsunuz daha yeni başladım günlük yazmaya. Aslında yıllar öncesinde bir günlüğüm vardı. Hala yok değil şimdide var fakat içerisini dolduran yok. Tabi ben önceleri de günlük değil de bir aylıkmış gibi dolduruyordum ama olsun. düşünsenize yılda 12 sayfa. Harika bir günlük. Geçen günlerin ardından defteri açıp bir şeyler yazıp anlatmak farklı oluyor. Sanki bir ay sonra gördüğün bir arkadaşına bir aydan beri yaşadığın maceraları, olayları anlatırsın ya işte onun gibi. Evet tam olarak onun gibi. Az önce ben bitirmem gerektiğini mi yazdım yoksa bana mı öyle geliyor.
İşte öylece güzel bir günün son dakikalarında sizlere son satırları yazarken dışarıda garip sesler var. Seslerin arasında aralıklarla havlayan köpek sesleri. Bir de usulca sessizlik varmış. Dinleyince anlaşılıyormuş. geriye doğru yaslandım ve bir iç çektim. Şöyle dedim “Dünya varmış”…